Çocuklar çoğu zaman bildiklerinin, becerilerinin ya da yaptıkları işin ne kadarını iyi yaptığının farkında olmaz. Bu farkındalığın artmasında, uygun davranışların kazandırılmasında, öğrenme ve yaşam becerilerin pekişmesinde altın anahtar doğru zamanda uygun şekilde verilen geri bildirimdir.
Geri bildirim, bir aracı tarafından sağlanan bilgi olarak kavramsallaştırılmaktadır. Bir öğretmen ya da ebeveyn, çocuğa iyileştirici bilgi sağlayabilir ve onu cesaretlendirebilir. Bir akran alternatif bir strateji geliştirmesi için arkadaşını teşvik edebilir ya da bir kitap konuyla ilgili netleştirici bilgiyle fikirlerini şekillendirebilir. (Hattie ve Timperley, 2007).
Özellikle okul öncesi ve ilkokul dönemindeki çocuklarda öğrenmenin gerçekleşmesi için çalışma ya da davranış öncesi hatırlatıcı konuşmalar ön hazırlık niteliğindedir. Çocuğunuzun gerçekleştirdiği eylem sonrasında amaç, süreç ve sonuçla ilgili vereceğiniz geri bildirimler ise kalıcı öğrenmenin en güçlü etkenlerinden biridir.
Çocuklarımızla sıklıkla davranışları ya da becerileri üzerine konuşuyor ve geri bildirimde bulunuyoruz. Peki, verdiğimiz geri bildirimler çocuğumuzun gelişimine katkı sağlar nitelikte mi?
Geri bildirim verirken nelere dikkat etmeliyiz?
Kazanımlar sağlayan etkili geri bildirim vermek, çocuğunuzun dünyasını iyi analiz etmenizle mümkündür. Çocuğunuzun ne yapmak istediğini anlamanız, kendi beklentisini oluşturması için fırsat tanımanız, yaşına ve seviyesine uygun beklentiler oluşturmanız, söyleyeceğiniz her sözün onların dünyasındaki karşılığını iyi bilmeniz gerekir. Bu ancak gözlemle mümkündür. Gözlemleriniz sonrasında geri bildirim verirken aşağıdaki kriterleri göz önünde bulundurabilirsiniz.
-Düşünme süreci: Geri bildirim vermeden önce kısa bir süre düşünün. “Verdiğim bu geri bildirim amaca, sürece ya da sonuca yönelik mi? Duygularımla mı hareket ediyorum? Gözlemlerimden yola çıkarak mı değerlendirdim?”
Çizgi çalışmalarında çizgi üzerinden geçmekte zorlanan ve etkinliği sürdürmek istemeyen çocuğunuza:
“Yanlış yaptın, elini kaldırmadan çizecektin. Artık üzülüyorum, biraz çabala. Doğrusunu yapabilirsin.” yerine
“Çizgilerden geçmek için çok çabaladın. Elini kaldırdığında labirentin dışına çıktığını gördüm. Yine de pes etmedin. Sonraki etkinlikte daha dikkatli yapacağına inanıyorum.” demeniz süreç ve sonucun birlikte değerlendirildiği, çocuğun çabasını pekiştirir nitelikte bir geri bildirim olacaktır.
-Anında geri bildirim: Değişmesini ya da gelişmesini istediğiniz davranışı gördüğünüz anda çocuğunuza konuyla ilgili geri bildirimde bulunmanız davranışın pekişmesini sağlayacaktır. Geçmişe dönük geri bildirimler de verebilirsiniz ancak anında verilen geri bildirim kadar pekiştirici olmadığını göreceksiniz.
Ayakkabı giymeyi yeni öğrenen çocuğunuza;
“Geçen gün ayakkabını kendin giymiştin ve başarmıştın. Yine yap, hadi.” yerine
“Ayakkabılarını kendin giymek için çok çabaladın ve bu sefer başardın. Sonraki denemelerinde daha rahat yapabileceğine inanıyorum.” demeniz geciktirmeden verilmiş geri bildirim olarak becerisini pekiştirecektir.
-Samimi iletişim: Sizi en yakından tanıyan kişilerden biri olan çocuğunuz ses tonunuzdaki değişiklik ya da davranışlarınızdaki farkı hemen analiz eder. Geri bildirim verirken her zamanki gibi samimi bir sohbet içinde çocuğunuzla iletişime geçmeniz davranışı geliştirirken sizinle arasındaki güven ilişkisini de arttıracaktır. Geri bildirimin verilme amacı çocuğunuzu övmek ya da eleştirmek değil, gözlem ya da değerlendirmelere dayanan geliştirici paylaşımlarda bulunmaktır.
Resim çizmekte zorlanan çocuğunuzun birkaç çizgiyle oluşturduğu resme:
“ Daha önce hiç kimse böyle güzel bir resim çizememiştir.” yerine
“ Daha önce hiç çizmediğin çizgileri görüyorum. Ne kadar güzel, her geçen gün kendini geliştiriyorsun.” demeniz daha samimi ve gerçekçi bir geri bildirim olacaktır.
- Yapıcı dil kullanma ve davranışa odaklanma: Çocuğunuza söyleyeceğiniz her sözün onun dünyasında nasıl algılanacağını iyi analiz etmeniz gerekir. Duygularını incitmeden, yapıcı ifadelerle geri bildirim vermeniz çocuğunuzun becerilerini geliştirmesi için motivasyonunu arttıracaktır. Geri bildirimleriniz; çocuğunuzun kişiliğine değil, davranışına ve sonucuna yönelik olmalıdır.
Sınırlı boyama yaparken çizginin dışına taşıran çocuğunuza:
“Dikkatsizsin. Sürekli dışına taşırarak boyuyorsun.” yerine
“Boyama yaparken çok keyif alıyorsun. Resmin sınırlarını görüyor musun? Sınırların içinde kalarak boyamanı bekliyorum. Sonraki resmi daha dikkatli boyayacağını düşünüyorum.” demeniz davranışa yönelik ve iyileştirici gücü olan geri bildirim olacaktır.
- İyi olanı görmek: Bazen kazandırmayı hedeflediğiniz ya da gelişmesini beklediğiniz davranışa dair sonuçlar göremeyebilirsiniz. Geri bildirim verirken direkt olumsuz sonuca değil, süreçte olumlu gördüklerinizi paylaşarak iyi olanı pekiştirebilir, davranış geliştirme ya da değişiklikle ilgili mesajınızı verebilirsiniz. Sandviç metodu olarak bilinen yöntemle çocuğunuzu kırmadan, yapıcı eleştirmeniz mümkündür. Önce olumlu değerlendirmenizi, sonra gelişmesini beklediğiniz alan hakkında değerlendirmenizi, en son yine olumlu değerlendirmenizi yaparak çocuğunuza bilgi verebilirsiniz.
Oyuncaklarını toplamakta zorlanan çocuğunuza:
“Oyuncaklarını toplamadığında ben toplamak zorunda kalıyorum. Bu senin görevin, benim başka işlerim var.” yerine
“Oyuncaklarınla ne kadar yaratıcı oyunlar kuruyorsun. Oyunun bittiğinde toplanmakta zorlanıyorsun ve bazen ben toplamak zorunda kalıyorum. Oyuncaklarını sen topladığında daha hızlı dışarı çıkabiliyoruz ve dışarıda daha uzun süre kalabiliyoruz.” demeniz sandviç metoduyla verilen geri bildirime örnektir.
- Eyleme geçirmek: Verdiğiniz geri bildirimin çocuğunuzun bir sonraki hareketi için motive edici olması önemlidir.
“Çok güzel yapmışsın.” yerine
“Renkleri, çok güzel kullanmışsın. Bir sonraki resminde hangi renkleri göreceğim, nasıl bir resim olacak merak ediyorum.” demeniz eyleme teşvik eden geri bildirimdir.
-Kontrolü çocuğa vermek: Çocuğunuzun geri bildiriminizden daha çok faydalanabilmesi için ondan izin isteyerek dikkatini çekebilirsiniz ve kontrolü kendinde hissetmesini sağlayabilirsiniz. Kendi tavsiyeniz ve yaşantı örneklerinizi sunarak sorunu anladığınızı hissettirebilir, çocuğunuza fikrini sorarak kendi metoduna ulaşmasını sağlayabilirsiniz.
Oyun alanında arkadaşıyla oyuncağını paylaşmakta zorlanan çocuğunuza;
“Arkadaşlarınla oynarken yaşadıklarınla ilgili sana bir tavsiye vermek istiyorum. Duymak ister misin?” demeniz vereceğiniz geri bildirime çocuğunuzu hazırlar ve daha dikkatli dinlemesini sağlar.
-Konuyu takip etmek: Gözlemlediğiniz konu hakkında neyin iyi gittiğini ve verdiğiniz son geri bildirimin çocuğunuzun performansı üzerindeki değişimini takip ettiğinizi çocuğunuzla konuşup üzerinde düşünmesini sağlayabilirsiniz.
Şekil çizmekte zorlanan çocuğunuza;
“Kare çizmekte çok zorlanıyordun hatırlıyor musun? Bugün yaptığın resimde kare pencereleri olan evler çizdiğini gördüm. Bravo.” demeniz çocuğunuzun kendi gelişimiyle ilgili farkındalığını arttıracaktır.
Bu yaklaşımlar sayesinde, çocuğunuzun öğrenmeye motivasyonunun arttığını ve öğrenmesinin daha hızlı gerçekleştiğini görecek, zamanla kendi değerlendirmesini yaptığına ve yeni hedefler belirlediğine tanık olacaksınız. Goldsmith ve Lundin (1999), “Geri bildirim, bir hediyedir.” der. Çocuklarımızın yaşam becerilerini geliştirip kalıcı öğrenmeler sağladığı bu özel yıllarda etkili “hediyeler” alması dileğiyle…
Kaynakça:
Louick, Rebecca. “Seven Tips to Give Effective Feedback to Your Child.” Big Life Journal (2020 Oct). (erişim 26.12.2021)
Hattie ,John ve Helen Timperley. “The Power of Feedback.” Review of Educational Research (2007 Mar). (erişim 26.12.2021)
Goldsmith, Marshall ve Stephen C. Lundin. Feedback is a Gift. Burnsville, MN, ChartHouse International Learning Corp, 1999.